7 Aralık 2012 Cuma

#7

yılbaşı giderek yaklaşıyor, neden bilmiyorum yılbaşını anlamsız buluyorum. özel günler hiç benlik değil, neyse ki kendime göre bir adamla, tavanla beraberim de halden anlıyor. herkes için özel olan bir gün, nasıl özel olsun ki? kutlamalar bile yersiz geliyor bazen, iş olsun toparlanalım bir araya gelelim, maksat "party party" e dönüyor. mesela nasıl olur bu yıl yılbaşını kutlamasak, sinemada filan girsek ya da öylesine sokakta? kendimizi caddedeki vakkonun önünde kar yağarken, kayak takımlarımızla yerlere atsak? kar topu oynasak, ellerimiz kaşınana kadar çabalasak, ben tavana yenilsem sonra da o kıpkırmızı burnumdan öpse beni, olmuyor mu? pekala oluyordur kesin.

yılbaşı demişken, bugün yılmazın ( en sevdiğim iş arkadaşım) bana erken bir yılbaşı hediyesi oldu. 2013 moleksine'ime bu sene o sponsor oldu. geçen yıl moleskinesiz geçtikten sonra unutmuşum, kasada seçerken kendimden geçtim, yine soft coverdan cayamadım ama bu sefer bir küçük boyu seçtim. içine doğum günlerini ve kendimce özel günleri yazdım. geçen senenin ajandasını çıkardım, orada yazdığım insancıkların bu seneki hayatımda yeri olmadığını gördüm.

istanbula ilk geldiğim zamanı düşündüm.. buraya kimden kaçıp geldiysem, şu an onlarla en mutluyum. kime sığınıp geldiysem, en büyük hayal kırıklığım onlar.

beni, bizi düşündüm.

tavan, biz mutlu olmayı çoktan hakettik.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder